Merhaba sevgili dostlar
Teknoloji sohbetimize kaldığımız yerden devam ediyoruz. Bugünkü konumuz ise biraz sihirli, biraz hızlı, biraz da süper kahramanları andırıyor. Evet, bugün sizlere yepyeni bir süper kahramandan, ya da daha doğrusu süper teknolojiden bahsedeceğim: RPA, yani Robotic Process Automation… RPA’nın bu coşkun sularında birlikte yüzerek bu teknolojinin ne olduğunu, hangi alanlarda karşımıza çıktığını, nelere imkan sağladığını ve en önemlisi nasıl bir kazanca dönüştüğünü birlikte öğrenelim. Hadi bakalım, başlıyoruz!
Robotic Process Automation (RPA) Nedir?
Öncelikle belirtelim ki burada değindiğimiz, bina yıkıp Terminatorlerle savaşmaktan daha masum bir konu! Sonuçta, Robotic Process Automation, yani Türkçe adıyla Robotik Süreç Otomasyonu sıkıcı ve zaman alıcı işleri robotlara devretmek için kullanılan canavar gibi bir teknoloji. Belki ismi biraz “Terminator” havası verse de aslında tam bir yardımcı. Sıkıcı işlerle uğraşmayı sevmeyenler burada mı? Kimse kalkmasın, biliyorum zaten hepiniz buradasınız.
RPA’nın Uygulama Alanları Ve Örnekler
RPA, sadece büyük şirketlerin kullanabileceği bir teknoloji gibi düşünülebilir. Ama hayır, yanılıyorsunuz dostlarım. İster büyük ister küçük ölçekli işlemleri otomatikleştirebilirsiniz. Diyelim ki siz e-posta yollamaktan sıkıldınız, faturalarınızı düzgünce düzenlemek uğraştırıcı geliyor, belki de sosyal medya etkileşimleriniz size fazla geliyor. Eh, belki de evcil hayvanınızın mama saatini hatırlamaktan usandınız. İşte bu tip sıkıcı işlemleri RPA sizin için halleder. Siz de bu sayede gerçekten önemli olan, sizi mutlu eden işlere daha fazla zaman ayırabilirsiniz.
RPA’nın Avantajları ve Dezavantajları
Panik yapmayın! RPA yani bu süper yardımcınız kullanıldığında, işlerinizi robota kaptırmış veya robotlara yenilmiş olmazsınız. Aslında bu süper yardımcı sizi daha verimli, dolayısıyla daha değerli yapar. Belki de patronunuzun gözünde “süper çalışan” olmanıza yardımcı olur.
Ancak tüm bu süperliklerine rağmen, RPA da sizin gibi canlı bir varlık değil, haliyle kusursuz olması pek mümkün değil. Her ne kadar iş sürecinizi hızlandırıp, zaman tasarrufu sağlasa da, her ayrıntıyı RPA’ya bırakmak işleri sıkıntıya sokabilir. Aynı bizler gibi onun da bazı sınırları var.
Sonuç: RPA Kimlere Hitap Eder ve İşe Yarar Mı?
Yani ayakları yere sağlam basan bir süper kahraman bu RPA. Kimlere mi hitap eder derseniz, iş süreçlerine düzen getirmek isteyenlere, zaman tasarrufu yapmayı arzulayanlara, kısacası sıkıcı işlerden bıkıp, daha verimli olmayı hedefleyen herkese hitap eder.
Dolayısıyla, RPA işe yarar mı sorusuna yanıtım, tabii ki evet olur. Ancak bahsettiğim üzere her süper kahramanın da bir kırılma noktası var, RPA’nın da var. Yani tüm işleri RPA’ya bırakmak ve ondan mükemmeli beklemek yanıltıcı olabilir. Ama ‘sıkıcı işler’ tepenize binmişse, belki de RPA’ya bir şans verme zamanıdır.
Hani derler ya, her evin bir süpürgesi vardır ve o süpürge ne olursa olsun yerler temizlenir. İşte RPA’da işleri kolaylaştıran bir süpürge gibi düşünülebilir. ‘Sihirli Değnek’ diye tabir ettiğim bu halleriyle tüm işlerinizi bir çırpıda halleder. Kendinize iyi bakın, bir süper kahraman kadar hızlı ve verimli olmanız dileğiyle… Şimdilik hoşça kalın!